Hukuki Olarak Karine Ne Demek ?

Cilem

Global Mod
Global Mod
Hukuki Olarak Karine Nedir?

Hukuki alanda “karine” terimi, bir olayın veya durumun, diğer kanıtların olmaması durumunda, belirli bir sonucun doğru kabul edilmesini sağlayan varsayım anlamına gelir. Karine, hukukta varsayım veya öngörücü bir kural olarak işlemektedir ve genellikle kesin delil bulunmadığında, ilgili olayın belirli bir şekilde gerçekleştiği kabul edilir. Ancak, karine, tarafların bu varsayımı çürütmek için delil sunabilmesi halinde geçerliliğini kaybedebilir.

Karine ve Kanıtlar Arasındaki Fark Nedir?

Karine, kesin ve somut kanıtlardan farklıdır. Kanıtlar, bir davada, belirli bir olayın meydana geldiğine dair somut delillerin sunulmasıyla ortaya çıkar. Karine ise, tarafların sunduğu dolaylı kanıtlar veya hukuki kurallar çerçevesinde ortaya çıkan, belirli bir sonucun doğru kabul edilmesini sağlayan bir araçtır. Örneğin, bir kişinin öldüğüne dair somut bir kanıt yoksa, uzun süreli bir kayıp durumunda, o kişinin öldüğü karinesi uygulanabilir. Bu durumda, kişinin kaybolduğundan uzun bir süre geçtiği için, ölüm varsayımı doğru kabul edilir.

Hukukta Karinenin Kullanım Alanları

Hukukta karinenin birçok farklı kullanım alanı bulunmaktadır. Özellikle medeni hukuk, ceza hukuku ve ticaret hukuku gibi alanlarda, karineye başvurulması yaygındır.

1. **Medeni Hukukta Karine**

Medeni hukukta, karine genellikle aile hukuku ve miras hukuku gibi konularda önemli bir rol oynar. Örneğin, bir kişinin mirasçısı olup olmadığı konusunda karineye başvurulabilir. Eğer bir kişi uzun süre boyunca kaybolmuşsa ve bulunamamışsa, o kişinin öldüğü karinesi devreye girebilir. Aynı şekilde, bir çocuğun ebeveynlerinden hangisinin gerçek ebeveyni olduğu konusunda da karine kullanılabilir.

2. **Ceza Hukukunda Karine**

Ceza hukukunda karine, sanığın suç işlediği varsayımı üzerine kurulabilir. Örneğin, bir suçun işlendiği yerin yakınlarında bulunan bir kişinin, olayın faaliyetiyle ilişkilendirilmesi için hukuki bir karine oluşturulabilir. Ancak, burada önemli olan nokta, karinenin sadece bir varsayım olması ve sanığın suçu işlemediğini gösteren somut delillerle çürütülebilmesidir.

3. **Ticaret Hukukunda Karine**

Ticaret hukukunda da karine kullanılabilir. Özellikle borç ilişkileri ve ticari sözleşmelerde, tarafların yükümlülükleri yerine getirmemesi durumunda belirli bir karine uygulanabilir. Örneğin, bir borçlu, borcunu ödemediği takdirde, borçlu kişinin temerrüde düştüğü karinesi devreye girebilir.

Karineye İtiraz Edilebilir Mi?

Evet, hukuki karinelere itiraz edilebilir. Karine, kesin bir kanıt olmayıp, yalnızca bir varsayım sunduğundan, karşı taraf, bu varsayımın yanlış olduğuna dair kanıtlar sunarak karineyi çürütme hakkına sahiptir. Örneğin, ölüm karinesi uygulandığında, kaybolan kişinin hayatta olduğu ve dolayısıyla ölüm karinesinin geçerli olmadığına dair kanıt sunulabilir.

Karinenin Çeşitleri Nelerdir?

Karine, farklı hukuki alanlarda farklı biçimlerde ortaya çıkabilir. Genel olarak, iki ana kategoriye ayrılabilir:

1. **Hukuki Karine (Yasal Karine):**

Bu tür karine, yasalar tarafından belirli bir olayın veya durumun geçerli sayılması için konmuş olan varsayımlardır. Örneğin, Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenen, “belirli bir süre zarfında kaybolan bir kişi, öldü kabul edilir” karinesi, hukuki karinelere örnek teşkil eder. Bu tür karineye karşı itiraz edebilmek için, kaybolan kişinin hayatta olduğuna dair somut deliller sunulması gerekir.

2. **İrrasyonel Karine (Doğal Karine):**

Bu tür karine ise, herhangi bir hukuki düzenlemeye dayanmayan, hayatın doğal akışına dayalı olan varsayımlardır. Örneğin, bir kişinin sürekli olarak aynı saatte işe gelmesi ve bir gün gelmemesi, o kişinin bir kaza geçirmiş olabileceği yönünde bir karine oluşturabilir. Ancak, bu tür karineye de karşı delil sunularak itiraz edilebilir.

Karine ile İspat Yükü Arasındaki İlişki

Karine, bazen ispat yükünü değiştiren bir rol oynar. İspat yükü, bir iddianın doğruluğunu kanıtlamakla yükümlü olan tarafı belirler. Karine, bir iddianın doğruluğunu öngörebilir ve bu durumda karşı taraf, bu karineyi çürütme yükümlülüğüyle karşı karşıya kalır. Örneğin, bir kişi, belirli bir süre boyunca kaybolmuşsa, ölüm karinesi devreye girebilir ve bu kişi ölü kabul edilebilir. Karineye itiraz eden taraf, kaybolan kişinin hayatta olduğuna dair somut kanıt sunmak zorundadır.

Hukuki Karinenin Geçerliliği ve Sınırları

Her karine geçerli değildir ve her durumda uygulanamaz. Karinenin geçerliliği, ilgili hukuki düzenlemelere, olayın koşullarına ve somut delillere bağlıdır. Karine, sadece başka delillerin yetersiz olduğu durumlarda devreye girer. Ayrıca, karine geçerli olsa bile, taraflar somut delillerle bu varsayımı çürütme hakkına sahiptir.

Sonuç

Karine, hukuki bir varsayım olup, belirli bir olayın doğru olduğuna dair güçlü bir öngörü sunar. Ancak, karineye itiraz edilebilir ve sunulan delillerle bu varsayım çürütülebilir. Hukuki karinenin kapsamı, yasal düzenlemelere ve olayın somut koşullarına göre değişir. Bu nedenle, karinenin geçerliliği, her bir davada ayrı ayrı değerlendirilir ve somut delillerle desteklenmediği sürece, karine bir varsayım olarak kalır.